İçimizde uyuyan bir canavar var mıdır? Bu canavar ne zaman uyanır ?
Ve herkesin canavarı uyandırılabilir mi?
Bu sorulara şöyle cevap versem..Filmi seyrederken, içinizdeki o canavarla yüzleşme garantisini veriyorum desem..
Ve herkesin canavarı uyandırılabilir mi?
Bu sorulara şöyle cevap versem..Filmi seyrederken, içinizdeki o canavarla yüzleşme garantisini veriyorum desem..
Hani deriz ya ''Şeytan diyor ki '' diye.. O şeytanın dediklerini yapan insanları, 6 farklı öyküde gösteriyor bize film..
6 farklı şahane öykü kara mizah tarzında anlatılıyor. Bir an dehşet ile seyrederken, kısa bir an sonra kahkahayı patlatıyorsunuz.
Müthiş ironiler var. Ve o kadar iyi seçilmiş hikayeler var ki..Oradaki durumu, oradaki insanı veya oradaki bir oluşumu yüz farklı duruma, kişiye veya oluşuma genelleyebilir, o gözle seyredebilirsiniz. Mesela bir öyküde geçen, araba cezası yazan ve arabaları parka çeken şirketi, sizi deli eden ve aklınızı başınızdan alan bir ton oluşuma evirebilirsiniz.
Dedim ya film 6 öyküden oluşuyor. Jenerik öncesi ilk kısa öykü ile filmin sizi hangi mecraya çekeceğini anlıyor ve koltuğunuza mıhlanıyorsunuz. Jenerik geçerken, her oyuncunun ismi ile bir hayvan eşleştirilmiş.Bununla içimizdeki hayvanın çıkartılacağı mesajı verilmişse de ben bunu hayvanlara haksızlık olarak gördüm. O yüzden yazıma başlarken canavar kelimesini özellikle seçtim. Hayvanlar zaten bu kadar ayrıntılı ve organize intikam planı yapamazlar ki..
İnsanların benzer şeylere sinirlendiğini görmek, farklı toplumların benzer şeylerle insanları çıldırtması ve nerede yaşarsa yaşasın bazı durumlarda insanların benzer senaryoları üretmeleri şaşırtıcı geliyor. Belki Arjantin bizimle çok benzer.Evet film Arjantin filmi. Bu Arjantin ve İspanyol sineması beni benden alıyor.
Bu filmde de böyle oldu. Şaşırttı.. Düşündürdü..Kahkahalar attırdı. Kimi zaman da dehşete düşürdü..
Film, bir düğünde geçen son öykü ile müthis bir final yapıyor. Emir Kusturica'yı hatırlattı bana bu düğün..Ama sadece o kadar mı?..Seyredin ne demek istediğimi anlayacaksınız..Özellikle kadın izleyiciler
Filmin soundtrack'ı çok güzel..https://www.youtube. com/watch?v=uipu1o5BnxU
Buradan dinleyebilirsiniz..Ennio Morricone tadında.
Oyuncular da işi çok iyi götürmüş.
Damián Szifrón filmin yazarı ve yönetmeni..Bu adı akılda tutmakta fayda var. Takipte olacağım ben kendi adıma..
Bu arada söylemeliyim ki benim ilahım Almodovar'ın da filme dokunmuşluğu var..
6 farklı şahane öykü kara mizah tarzında anlatılıyor. Bir an dehşet ile seyrederken, kısa bir an sonra kahkahayı patlatıyorsunuz.
Müthiş ironiler var. Ve o kadar iyi seçilmiş hikayeler var ki..Oradaki durumu, oradaki insanı veya oradaki bir oluşumu yüz farklı duruma, kişiye veya oluşuma genelleyebilir, o gözle seyredebilirsiniz. Mesela bir öyküde geçen, araba cezası yazan ve arabaları parka çeken şirketi, sizi deli eden ve aklınızı başınızdan alan bir ton oluşuma evirebilirsiniz.
Dedim ya film 6 öyküden oluşuyor. Jenerik öncesi ilk kısa öykü ile filmin sizi hangi mecraya çekeceğini anlıyor ve koltuğunuza mıhlanıyorsunuz. Jenerik geçerken, her oyuncunun ismi ile bir hayvan eşleştirilmiş.Bununla içimizdeki hayvanın çıkartılacağı mesajı verilmişse de ben bunu hayvanlara haksızlık olarak gördüm. O yüzden yazıma başlarken canavar kelimesini özellikle seçtim. Hayvanlar zaten bu kadar ayrıntılı ve organize intikam planı yapamazlar ki..
İnsanların benzer şeylere sinirlendiğini görmek, farklı toplumların benzer şeylerle insanları çıldırtması ve nerede yaşarsa yaşasın bazı durumlarda insanların benzer senaryoları üretmeleri şaşırtıcı geliyor. Belki Arjantin bizimle çok benzer.Evet film Arjantin filmi. Bu Arjantin ve İspanyol sineması beni benden alıyor.
Bu filmde de böyle oldu. Şaşırttı.. Düşündürdü..Kahkahalar attırdı. Kimi zaman da dehşete düşürdü..
Film, bir düğünde geçen son öykü ile müthis bir final yapıyor. Emir Kusturica'yı hatırlattı bana bu düğün..Ama sadece o kadar mı?..Seyredin ne demek istediğimi anlayacaksınız..Özellikle kadın izleyiciler
Filmin soundtrack'ı çok güzel..https://www.youtube.
Buradan dinleyebilirsiniz..Ennio Morricone tadında.
Oyuncular da işi çok iyi götürmüş.
Damián Szifrón filmin yazarı ve yönetmeni..Bu adı akılda tutmakta fayda var. Takipte olacağım ben kendi adıma..
Bu arada söylemeliyim ki benim ilahım Almodovar'ın da filme dokunmuşluğu var..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder